Hz. Hüseyin (a.s.)’ı Ziyaret Etmenin Fazileti

Bazı rivayetler Hz. Hüseyin (a.s.)’ı ziyaret etmeyi bir köle azat etmek, hac, umre ve cihad ile eş/denk kabul etmektedir.

İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur:

“Hüseyin’in ziyaretine gidince hüzün dolu bir kalp, perişan ve toprağa bulanmış bir beden, susuz ve aç bir halde ziyaret et. Çünkü Hüseyin (a.s) hüzünlü ve kederli bir halde, toprağa bulanmış bedenle aç ve susuz şehit edildi…”

Genel olarak kutsal türbeleri ziyaret ederken yapılması tavsiye edilen ameller;

1- Ziyaretçinin kutsal türbeye girmeden önce İmam’ı (a.s) iyice tanıması gerekir. Bir rivayette şöyle geçiyor:

“Türbeyi ziyaret eden insan ‘Arifen Bi-hakkihi’ olmalıdır” (Ziyaret ettiği türbenin sahibinin Peygamber’in hak vasisi olan 12 Ehlibeyt İmamlarından olduğunu bilmeli ve buna inanmalıdır).

2- Masum imamı ziyaret etmekteki amacın ne olduğu bilinmelidir.

3- Her türlü günahtan uzak durmalıdır. Çünkü Allah, sadece takvalı kimselerin hayır amelini kabul eder.

4- Yolculuk esnasında, beraberindeki insanların kalbini kırmaktan kaçınmalı, yalan söylememeli, kötü davranmamalı, diğerlerinin hakkını zayi etmemeli ve ortak kullanılan mallara zarar vermemeli.

5- Mümkün olduğu kadar birlikte olduğu kimselere yardım etmeli ve onlara iyilik yapmalıdır.

6- Ziyarete gidenlere hizmet etmeyi küçük görmemeli, insanlara yardım etmenin özel ve üstün mükâfatı olduğunun farkında olmalıdır.

7- Türbeye girmeden önce insan gusletmeli veya abdest almalıdır. (Yukarıdaki hadise istinaden Hz. Hüseyin (a.s) ziyareti hariç) diğer Ehlibeyt İmamları’nın ziyaretinde temiz elbise giyinilmeli ve güzel kokular sürmelidir. Huzur dolu bir kalp ve vakarla kısa adımlar atarak türbeye girmelidir. Hatta diğer ziyaretçilere bir zorluk çıkarmamak için kabrin kenarında durmalı ve ziyaretin belli bir düzenle yapılmasına yardımcı olmalıdır.

8- Türbeye girerken Subhanallah, Allah-u Ekber, La ilahe illallah ve Elhamdülillah zikirleriyle Yüce Allah’ı tesbih ve takdis etmeli, Muhammed (s.a.v) ve Ehlibeyt’ine salât ve selam vermelidir.

9- Türbeye girmeden önce giriş izni talep edilmeli İmam’ın yüce makam ve azametine teveccüh ederek manevi bir hal ve hüzünlü bir kalple girilmelidir.

10- Kabri ziyaret ederken hacetler, masum imam vasıta kılınarak Allah’tan istemelidir. Özellikle Hz Mehdi’nin (a.f) zuhuru için bolca dua edilmeli. Kendisinin, ailesinin, dostlarının ve İslam âleminin huzuru ve refahı için dua edilmeli.

11- Ziyaretçi, dua kitaplarında masumlardan rivayet edilen ziyaretlerden birini, manasına dikkat ederek okumalı ve daha sonra “ziyaret namazı” kastıyla iki rekât namaz kılmalıdır. Allah’tan mağfiret dilenmeli, başkaları için dua etmek unutulmamalıdır.

12- Mümkün olduğu kadar Kur’an okunmalı, anne-baba ve insanın üzerinde hakkı olanlardan taraf ziyaret edilebilir.

13- Ziyaret sona erdikten sonra İmam’la (a.s) vedalaşmalı ve vedalaşırken Ehlibeyt İmamlarından rivayet edilen duaları okumalıdır.

(Yapılması tavsiye edilen bu ameller insanın imkânları dâhilindedir. Mümkün derecede yapılmaya çalışılmalıdır. Yapılamadığı takdirde ise her hangi bir sakıncası yoktur.)

Erbain Ziyaretinin Fazileti

İmam Hüseyin’in (a.s) şahadetinin kırkıncı günü olan Erbain’de kutsal türbenin ziyaret edilmesinin nemi Ehlibeyt imamlarından nakledilen hadislerde anlatılmış ve ziyaretin birçok fazileti olduğu bildirilmiştir.

İmam Hasan Askeri’den (a.s) şöyle rivayet edilmiştir:

“Müminin beş nişanesi vardır, elli rekat (Farz ve nafile) namaz kılmak, Erbain ziyareti, sağ eline yüzük takmak, toprak üzerine secde etmek ve Bismillahirrahmanirrahîm’i sesli söylemek.”

İmam Sadık (a.s) Hz. Hüseyin’i (a.s) yaya olarak ziyaret edenler hakkında şöyle buyuruyor:

“Kim Hz. Hüseyin’i (a.s) yaya olarak ziyarete gider ise, Allah attığı her bir adım karşılığı ona bir iyilik yazar ve ondanda bir günahı siler, makamını bir derece yükseltir.

Allah, iki meleği onun ağzından çıkan güzel sözleri yazmak için görevlendirir. Ziyaretten döndüklerinde ise melekler vedalaşarak şöyle derler; ‘Ey Allah’ın dostu! Günahların bağışlandı. Sen Allah’ın, Peygamber’in (s.a.v) Ehlibeyt’in dostlarındansın. Sen ateşi gözlerinle görmeyeceksin ve ateşte seni görmeyecek. Ateşe yem olmayacaksın.”

(Kamil-u Ziyaret S.134)